Türkiye yayıncılık sektörü özellikle 2000’li yıllarda ciddi bir atılım gerçekleştirdi. Edebiyat eserlerinin basımında – özellikle romanda- sürekli bir artış söz konusu. Son on üç yılda basılan yeni roman sayısı, Cumhuriyetin ilanından 2000’li yıllara kadar basılan yeni roman sayısını geçmiş durumda. 2012 ise bu açıdan düşünüldüğünde yeni rekorların kırıldığı bir yıl oldu: Yaklaşık sekiz yüz yeni roman ve 219 yeni öykü kitabı. Bu rakamların yayıncılık faaliyetleri açısından umut vaat ettiğini söylememiz mümkün, lakin niceliksel artışın her zaman niteliksel bir yükselişin habercisi olmadığı ortada. Bu nitelik sorunu özellikle edebiyat deyince ilk akla gelen türde, yani romanda kendini gösteriyor. Belli başlı yazarların sıkı romanlarını saymazsak, 2012’nin Türkiye romanı açısından kara bir yıl olduğunu söyleyebiliriz. Ömer Türkeş’in sözleriyle dile getirmek gerekirse: 2012, Türkiye romanı açısından eksik, eksik olduğu içinde yanlışlarla dolu bir yıl oldu.
Romanın niteliksel düşüşüne tezat bir şekilde, 2000’li yılların öykü açısından oldukça verimli geçtiğini söyleyebiliriz. Yeni bir kuşağın, kendi dertlerini, biçimlerini, üsluplarını, imgelerini yarattığı ve bunu naklen izleyebildiğimiz bir dönemdeyiz. Homojen değil heterojen bir yazı biçiminin hâkim olduğu bir kuşak söz konusu. Böyle bir niteliksel sıçramayı ele almamak, üzerine düşünmemek mümkün değil. Çünkü öyküdeki bu yükseliş Türkiye edebiyatının geneline yansıdığı ölçüde daha güzel ve direngen yarınların hayalini canlı tutabilir.
BirGün Kitap’ın 11 Mayıs’ta yayımlanacak 126. Sayısının dosya başlığının 2000’li Yıllar Öykücülüğü olmasının sebebi de tam olarak bu. Kitap eki sayfalarının izin verdiği ölçüde, bu yeni öykücü kuşağını ve öykü dünyasındaki hareketliliği masaya yatırmayı düşünüyoruz.
Behçet Çelik’in genel bir değerlendirme yazacağı dosyamızda ayrıca; Fadime Uslu, Faruk Duman, Ayşegül Tözeren, Cemil Kavukçu, Şenay Eroğlu Aksoy, Ahmet Büke ve Melike Uzun yer alacak.
Faruk Duman, hem öykücü hem de editör olmanın avantajıyla yayınevine gelen ve jüri olduğu yarışmalarda değerlendirdiği öykü dosyaları üzerinden 2000’li yıllar öykücülüğünü tartışacak dosyamız için.
2000’li yıllar öykücüğündeki gelişmenin önemli dinamiklerinden biri de kuşkusuz, genç yazarların farklı biçim ve üslupların denenmesi konusundaki cesareti. Kendisi de öykücü olan Fadime Uslu öyküdeki biçim çeşitliliğine değineceği yazısıyla dosyamızda olacak.
Öyküdeki yükselişe eşlik eden bir eleştirel yenilenmeden bahsedebilmek ise mümkün değil. Kemal Gündüzalp’in Öykü Yağmuru alt başlığıyla yayınladığı Öykü Yıllığı’ndaki yazısına verdiği başlık manidar: Eleştiri Yokluğunda Öykü Yağmuru. Eleştiri yokluğunun nedenleri üzerine bir tartışmanın yapılması elzem gibi gözüküyor. Ayşegül Tözeren, öykü eleştirisi üzerine kaleme alacağı yazısında tam da bu noktaya parmak basmayı planlıyor.
Öyküdeki yükselişte kendi dilleri, solukları ve duruşlarıyla edebiyat dünyasının erkek yapısının altını oyan kadınların payı büyük. Şenay Eroğlu Aksoy, kadın öykücülerde dil kullanımı ve konu seçimini masaya yatıracak dosyamız için.
Öykü 2000’li yıllarda çok farklı kaynaklardan beslendi ve yaygınlaştı. Özellikle internet kullanımının artışı, yazmak isteyen genç nesillerin, yazdıklarını okurlarıyla buluşturmanın yeni yollarını keşfetmelerini sağladı. Öykü dergiciliğinde buna paralel olarak yaşanan gelişmeler de genç öykücülerin daha görünür olmasını sağladı. Kişisel blogların, forumların ötesine taşan bir internet yayıncılığı dönemine doğru önlenemez bir ilerleyiş var. Bu gelişmeler ışığında, Melike Uzun, edebiyat dergileri, bloglar, internet siteleri ve forumların günümüz öykücülüğünü nasıl etkilediği sorusunun cevabını arayacak dosyamızda.
İnternetin dışında, öykü etkinliklerinde de gözle görülür bir artış var. Öykü günleri, söyleşiler panellerin dışında yaratıcı yazarlık seminerleri, edebiyat kuramı çalışmaları da öykü dünyasının gelişmesinde olumlu etkilere sahip. Dosyamızda, öykü etkinliklerinin öykünün gelişmesine etkisini Cemil Kavukçu ele alacak.
Ahmet Büke ise BirGün Kitap için yaptığı röportajlara bu sayıda da devam edecek. Sait Faik ile öykücülüğümüzün durumu, yayıncıların öyküye bakışı üzerine görüşen Büke, Sait Faik’in Semaver’inde demlenen yeni öykücülere selam ediyor.
Son olarak: “Burası Tekin Değil” ve “Bazen Hayat” adlı kitapların yazarı Sine Ergün 2013 Sait Faik Hikaye Armağanı’nı aldı. Sibel Doğan'ın, öykü ödülü açıklanmadan önce yaptığı röportaj dosyamızda yer alacak.
Ömer Kavur’un İlk Dönem Filmlerinde Toplumsal Gerçekçilik
-
Fatih Serdar Özgültekin *
*Ömer Kavur’un İlk Dönem Filmlerinde Toplumsal Gerçekçilik*
*Özet*
Türkiye sinemasının *auteur* sıfatını taşıyan yönetmenleri ...
0 yorum:
Yorum Gönder