Yanlış duymadınız. Yakında iki yüzüncü yaşını kutlayacak olan Karl Marx'ın hayaleti dört bir yanda ki Bay Kapital'leri kovalıyor. Hem de ne kovalamaca."Ama böyle hayalet gibi dolaşmama bakıp beni öldü sanma. Öldüğümü söyleyenlere, dönüp bir daha söyleyenlere, bıkmadan öldüğümü tekrar tekrar söylemeye bayılanlara hiç inanma. İşte çarşafın altında sapasağlam, canlı ve dipdiri duran benim! Bu çarşaf beni avlamak için peşime düşmüş olanları şaşırtıp kurtulmamı sağlıyor.."
Anlatacağım bu hikaye Metis Kitap'ın 8-12 yaş aralığındaki çocuklar için hazırladığı "Küçük Filozoflar" adlı serinin 4.kitabı. Ronan de Calan'ın yazıp Donatien Mary’nin resimlediği Karl Marx’ın Hayaleti dizi içerisinde en çok sevdiğim kitap oldu.“Merhaba, ben Karl Marx… "Ne mi yapıyorum bu çarşafın altında? Uzun hikâyedir bu: Sınıf kavgasının hikâyesi. Acıklı bir hikâye, ama hep birlikte sonunu tatlıya bağlamaya, bir mutlu son yazmaya çalışacağız.” Fark ettiğiniz üzere sık sık kitaptan alıntı yapmaktan alıkoyamıyorum kendimi...
Hikayemiz Avrupa'da dolaşan bir hayaletle başlıyor.Çarşafın altındayken hem peşine düşenlerden gizlenen hem de onların yüreklerine korku salan Marx Amca, genç bir felsefe öğrencisiyken ilk olarak yoksullaştırılan, sömürülen ve öldürülen Silezya'lı köylüleri,dokuma işçilerini görüyor. Bunun üzerine kendine bir söz vererek bütün ömrünü insanı aşağılayan, köleleştiren, çaresizleştiren ve horlayan her şeyi yıkıp devirmeye adıyor. İşte hikayede bahsedilen çarşaf o kavgada yere düşen Silezya'lı dokuma işçilerinin dokuduğu çarşaflardan biri. O günü ve kendine verdiği sözü unutmamak için bu çarşafın altında Karl Marx. Tüm bunlar yaşanırken hiç bir şey olmamış gibi keyif kahvesini içen Bay Kapital gerçekten herkesin refahını isteyen altın kalpli biri mi? Bir mal ya da hizmetin fiyatı neye göre belirlenir? Piyasanın kurallarını kim belirler? Üretim ilişkisi nedir? Tüm bu soruların cevabını çocuklar için veriyor Karl Marx. Bay Kapital'in sömürdüğü bir işçi gördüğünde çarşafının altına saklanarak hayalet kılığına bürünüyor ve kökten çözüm için Bay Kapital'in karşısına dikilip işçi kardeşlerine bu adaletsizliği reddetmelerini öneriyor. Bay Kapital ve Marx arasında okuması oldukça keyifli ve unutmayacağım şu cümlenin de yer aldığı bir söz düellosu başlıyor. "Düşünmek için kafanızı kullanmazsanız kaçmak için bacaklarınızı kullanmak zorunda kalırsınız. Yeterince hızlı kaçabilir misiniz, onu da bilmem."
Buradaki kavga büyüyüp işçiler Bay Kapital'in karşısına dikilmeye başladığında diğer insanların zihinlerine girip onları dürtmesi gereken Marx verdiği söze ortak olduğumuz için çarşafından bir parçayı bize emanet ederek ABD'deki randevusuna yetişmek için yola koyuluyor.
Okuması oldukça keyifli olan Karl Marx'ın Hayaleti dışında serideki diğer kitaplar ise şöyle:
- Profesör Kant’ın En Çılgın Günü
- Descartes Amca’nın Kötü Cini
- Bilge Sokrates’in Ölümü
- Lao-Tzu: Ejderhanın Yolu
- Leibniz: Mümkün Dünyaların En İyisi
- Paul Ricoeur’ün Baykuşu
- Diyojen: Köpek Adam
- Albert Einstein’ın Işığı
- Martin Heidegger’in Böceği
- Sokrates’in Aşkı
0 yorum:
Yorum Gönder